Τρίτη 10 Φεβρουαρίου 2009

AZİZ TEODOROS TİRON - Άγιος Θεόδωρος ο Τήρων

AZİZ TEODOROS TİRON

Aziz Teodoros Tiron Kapadokyanın Humalia köyündendi. Onun zamanında Roma Kralı Hristiyanların baş düşmanı Dioklitianos idi ( 284 – 305 İ.s. ). O zamanlar bir çok hristiyan tutuklanarak işkencelere tabi tutuldular ve bundaki tek amaç hristiyanları putperest yapmaktı. Ancak bunu başaramadılar. Teodoros Tanrıya bağlı bir insandı. Tiron ordusunda askerlik yapmakta idi. Cesur ve inançlı bir delikanlı idi. Ve bu yüzden askerliği bırakıp Efhaita şehrine gitti. O şehirde Aziz Teodoros stratilatis yaşamakta idi. Kısa bir zaman sonra aziz şehit oldu. ( 323 İ.s. ). O şehrin yakınlarında bir oramanda büyük boyutlarda bir yılan yaşıyordu. O yılan insanlara saldırıyor ve çoğu kişide bu yüzden ölüyordu. Onun yüzünden şehirde insanlar arasında korku dolaşmakta idi. Teodoros bunu öşrendiği zaman Tanrıya dua ederek şöyle dedi...
- Tanrım eğer bu yılanı öldürmemi istiyorsan o zaman mantıklı yılan olan şeytanıda yenmemi isteyeceksin. İşte o zaman senin yolunda ölmeye hazır olacağım.
O zaman aziz silahlarını alarak ormana yılanı öldürmeye gitti. Ormana doğru giderken yolda karşısına inaçlı bir hristiyan kadın çıktı ve ona dikkatli olmasını tembih etti ve aziz kadına cesaretle hz. İsanın ona yardım edeceğini söyledi. Ormana yetiştiği zaman agaşların arasında bulunan yılanı buldu ve cesaretle üzerine saldırdı. Çok kısa bir süre içinde aziz yılanı iki parça haline getirmeyi başardı ve insanları o büyük korkularından kurtardı. Bu olaydan sonra Tanrı yolunda yürümesinin Tanrı isteği oldugunu anladı. Ve böylece Tanrının ismini kutsayarak birliğine geri döndü. Bir gün birlik komutanı askerlerinden putlara kurban kesmelerini istedi ve o zaman Teodoros bunu red etti. Bunun üzerine komutan azize bakarak ona sordu...
- Teodoros sen Hristiyanmısın?
- Cesaretle hristiyan olduğunu ve yalnızca Ona kurban keseceğini söyledi.
Komutan onun cesaretine hayran kalarak ona şunları söyledi
- Sen cesur ve işine layık bir insansın o yüzden sana Tanrılarımıza inanman için biraz zaman tanıyorum.
Ancak aziz korkucağı yerde diğer Hristiyanlara giderek kesinlikle korkmamalarını ve Hz. İsa’yı terk etmemelerini tembih etti. Diğer ğün putlara inanmayan bütün hristiyan askerleri tutukladılar. Ancak tutuklananların arasında Teodoros yoktu. Onu tutuklamadılar. Aziz akşam üstü putperestlerin kilisesine giderek Tanrıça Reanın tehtandan olan heykelini ateşe verdi. Bu olay üzerine kilisenin nöbetçisi onun tutuklayarak hemen bölge savcısına götürdü. Bölge savcısının adı Poplios idi. Savcı hemen birlik komutanını yanına çağırarak sordu...
- Bu adamı heykeli yıkması için sen mi serbest bıraktın?
- Hayır efendim sadece biraz daha mantıklı düşünmesi için ona biraz zaman tanıdım. Ancak sen savcısın ona ne caza istersen verebilirsin.
Bunun üzerine savcı azize bunu neden yaptığını sordu. Ve oda cevep verdi.
- Efendim gerçeği söylemek gerekirse denemek amacı ile yaktım heykeli ancak anladımki bunun kendini korumak için bile gücü yok. Sadece bir tahta.
Bu sözler üzerine çok sinirlenen savcı hemen onu hapse kapatmalarını ve kapıyı krallık mühürüyle mühürlemelerini emretti. Askerler hemen azizi alarak hapse götürdüler. Ancak o gece Hz. İsa azizin karşısına çıkarak ona şöyle dedi...
- Benim cesur askerim... sana selam olsun. Cesaretli ol ve ben her zaman senin yanında olacağım.
Bunun üzerine aziz Tanrı’ya şükretti. Bunu duyan nöbetçiler hemen oraya gelerek gerçektende ışıkla kaplanmış olan hristiyanların Tanrı’ya ilahiler okuduklarını gördüler. Hemen efendilerine korkuyla gidip ona şunları söylediler:
- Hapishane kapılarının kapalı olmasına rağmen Teodorosun yanında diğer hristiyanlar Tanrı’ya ilahiler okumaktalar.
O zaman Poplios korkuya kapılarak hapishanelerin olduğu yere gitti ve orda gerçekten çok ilginç bir olay yaşandı. Poplios Teodorosun bulunduğu odada kendisinden başka kimseyi görmedi ancak bir çok sesin Tanrı’ya ilahiler okuduğunu duydu. Bunun üzerine Poplios bu olayın ne olduğunu anlayamadığından kendi sahte tanrılarına küfür ederek oradan ayrıldı. Ancak mucize besbelli ortadaydı. Sabah olduğu zaman Poplios azizi karşısına davet etti ve ona şunları söyledi:
- Bizim büyük tanrılarımıza inanmaman çok büyük bir ayıp ve bu yüzden cezalandırılmayı hak ettin. Ancak eğer bizim tanrılarımıza inanmayı kabul edersen seni onlara başrahip yapacağım. Sana söz veriyorum.
- Hiç boşuna uğraşmayın efendimç hiç bir zaman hz. İsa’yı gerçek Tanrı’yı terk etmeyeceğim
Diye cesaretle cevap verdi Teodoros. Bunun üzerine taş kalpli efendi azizin ayaklarından asılmasını ve demiğr tırnaklarla sırtına iskence yapılmasını emretti. Aziz korkucagı yerde bütün bu işkenceye katlandı. Ancak onun hz. İsa’ya olan olağanüstü sevgisini anladığı zaman onu kandıramayacağınıda anladı. Ve böylece azizin heykeli yaktığı gibi onunda canlı olarak yakılamsını emretti. Aziz son kez dua ederek mutluluk içinde ateşlerin arasına kendi girdi. Ancak o anda büyük bir mucize daha gerçekleşti. Aziz ateşlerin arasına girdiği anda ateşler onun etrafını çevirdi ancak ona hiç bir zarar vermediler. Böylece aziz kendi eceli ile o sorada hayata gözlerini yumdu. Aradan kısa bir zaman geçtikten sonra ormanda azizin karşısına öıkan kadın Efsevia gelerek azizin cansız vucudunu oradan alarak onu Efxaita şehrinde defn etti. Azizin vucudu o zamandan sonra bir çok mucize gerçekleştirdi. Azizin yortusu kilisemiz tarafından her sene 17 Şubatta kutlanmaktadır.

Δεν υπάρχουν σχόλια:

Δημοσίευση σχολίου

Σας ευχαριστούμε.

Σημείωση: Μόνο ένα μέλος αυτού του ιστολογίου μπορεί να αναρτήσει σχόλιο.