Azize Kalliopi 230 yılında Roma’da dünyaya gedi. Küçük yaştan Tanrı isteği doğruştusunda yaşıyordu. Büyüdüğünde ise kendini bunula beraber hayır işlerine adadı. Bu özelliğinin yanında sıkça görülmeyen birde güzelliği vardı ve bu yüzden bir çok genç onu kendine eş olarak almak istiyordu. Azize bunlara önem vermiyordu. Azizeyi tek ilgilendiren şey İncil’i insanlara duyurmak ve fakirlere yardım etmekti.o dönemde Roma kralı putperest Dekios idi. Bir çok hristiyan onun döneminde tutuklanıyordu ve eğer putlara tapınmazlarsa hapse, işkencelere hatta ölüme bile götürülebiliyordu. Bir gün şehirde azizeninde Hristiyan olduğu duyuldu. Kral azizeyi gördüğü zaman güzelliğine hayran kalarak onu kendisine eşi olarak alacağını ve kensinine büyük bir miras vereceğine söz verdi. Azizeden tek isteği putlara tapınmasıydı. Azize cesaretle cevap verdi:
- Kralım senin bana vermek istedidiğin şeylerin benim için hiç bir önemi yok. Mesih İsa’ya olan sevgim ve inancım benim en kıymetli hazinemdir.
Gururlu kral azizenin bu sözleri karşısında küçük düşünce ondan intikam almak istedi. Askerlerine azizeyi acımasızca dövmeleri için emir verdi. Azize acı çekmesine rağmen Tanrı sevgisi adına acılara göğüs geriyordu. İşkenceyi izleyenler azizenin bağırmak yerine dua ettiğini gördüklerinde ona hayran kaldılar. Kralın emriyle askerler acımasızca azizenin göğüslerini kestiler. Azize bir an bile olsun Mesih İsa’nın yanında olduğundan şüphe duyup inancını kaybetmedi. Gerçektende işkenceciler işkenceyi bitirdiklerinde ölmekte olan azizeye melek görünerek iyileştirdi ve ona cesaret verip oradan ayrıldı. Muciyeyi gören bir çok insan vaftiz oldu ancak bencillikten körleşmiş olan kral azizeye yeni işkence hazırlanmasını emretti. Askerler azizeyi alarak bir sürü kırık kiremidin bulunduğu bir yere götürdüler. Orada azizeyi soydurup kiremitlerin üzerinde sürüklediler. Azizenin vucudundan sürekli kan akmaktaydı. İşkenceciler azizenin yaralarını meşalelerle yakıyor başkaları ise yaralarına tuz döküyordu. Azize cesaretle işkencelere ve acılara katlanıyor Tanrı’nın ona sonuna kadar güç vermesi için dua ediyordu. Daha sonra kral azizenin kafasının kesilmesini emretti böylece azize ruhunu Tanrı’ya teslim etmiş oldu. azizenin yortusu kilisemiz tarafından 8 Haziran’da anılmaktadır.
- Kralım senin bana vermek istedidiğin şeylerin benim için hiç bir önemi yok. Mesih İsa’ya olan sevgim ve inancım benim en kıymetli hazinemdir.
Gururlu kral azizenin bu sözleri karşısında küçük düşünce ondan intikam almak istedi. Askerlerine azizeyi acımasızca dövmeleri için emir verdi. Azize acı çekmesine rağmen Tanrı sevgisi adına acılara göğüs geriyordu. İşkenceyi izleyenler azizenin bağırmak yerine dua ettiğini gördüklerinde ona hayran kaldılar. Kralın emriyle askerler acımasızca azizenin göğüslerini kestiler. Azize bir an bile olsun Mesih İsa’nın yanında olduğundan şüphe duyup inancını kaybetmedi. Gerçektende işkenceciler işkenceyi bitirdiklerinde ölmekte olan azizeye melek görünerek iyileştirdi ve ona cesaret verip oradan ayrıldı. Muciyeyi gören bir çok insan vaftiz oldu ancak bencillikten körleşmiş olan kral azizeye yeni işkence hazırlanmasını emretti. Askerler azizeyi alarak bir sürü kırık kiremidin bulunduğu bir yere götürdüler. Orada azizeyi soydurup kiremitlerin üzerinde sürüklediler. Azizenin vucudundan sürekli kan akmaktaydı. İşkenceciler azizenin yaralarını meşalelerle yakıyor başkaları ise yaralarına tuz döküyordu. Azize cesaretle işkencelere ve acılara katlanıyor Tanrı’nın ona sonuna kadar güç vermesi için dua ediyordu. Daha sonra kral azizenin kafasının kesilmesini emretti böylece azize ruhunu Tanrı’ya teslim etmiş oldu. azizenin yortusu kilisemiz tarafından 8 Haziran’da anılmaktadır.
Δεν υπάρχουν σχόλια:
Δημοσίευση σχολίου
Σας ευχαριστούμε.
Σημείωση: Μόνο ένα μέλος αυτού του ιστολογίου μπορεί να αναρτήσει σχόλιο.