Τρίτη 10 Φεβρουαρίου 2009

AZİZLER AVGUSTİNOS VE MONİKA - Άγιος Αυγουστίνος και Αγία Μόνικα

AZİZLER AVGUSTİNOS VE MONİKA

Aziz Avgustinos Afrikan’nın Tagasti şehrinde 354 yılında dünyaya geldi. Babasının adı Patrikios dini ise putperestlik idi. Babsı ölmeden kısa bir zaman önce Hristiyan karısı sayesinde vaftiz oldu. Karısı Monika Hristiyandı ve Tanrı isteği doğrultusunda yaşamakta idi. Eğer doğurduğu çocuğuna mükemmel bir dini eğitim veremezse kendisinin doğru bir anne olabileceğine inanmıyordu. Böylece Avgustino’yu doğurduğu zaman ona Hristiyanlığın gerçeklerini eğiterek onu Tanrı yolunda yetiştirdi. Aziz büyüdükçe anneside onun bu ruhi gelişimine bir o kadar seviniyordu. Kısa bir zaman sonra annenin bu büyük sevinci üzüntüye dönütü. Tek oğlu Avgustinos değişik şehirlere okumak amacı ile gitti. Oralarda hayatına dikket etmiyor ve kendisine hiç bir faydası olmayan kitapları okuyordu. Diğer öğrencileride örnek alarak en sonunda günahkar bir hayata baş vurdu. En kötüsüde azizin Hristiyanlık inancını terk edip tam 9 sene Manihey inancına tapmasıydı. Oradada istediği yüzeliği bulamayıca başka bir tarikatın eline düştü. Bunlara rağmen hristiyan anne inancını kaybetmedi. Tüm ümidini Tanrı’ya bağlıyarak oğlunun bu dini tarikatlardan kurtulması için dua ediyordu. Üzüntülü bir haldebölgenin piskoposuna giderek derdini anlattı ve ondan yardım istedi. Piskopos anneyi öğütledikten sonra bu acıya katlanmasını çünkü Tanrı’nın duaları mutlaka duyduğunu söyedi. Kısa bir zaman sonra azizin bulunduğu şehirde avukatlığı eğitecek biri aranıyordu. Şans eseri daha önceden bu dersi eğitmiş olan aziz eğitmen olarak seçildi. Mediolana şehrinde piskopos inançlı Amvrosios idi ve azizle tanıştıktan sonra kısa zamanda çok iyi iki dost oldular. Amvrosios’ún dil sözlüğü zengin olduğunda avukat Avgustinos onu iştahla dinliyor dini susuzluğunu gideriyordu. Bir çok sefer yalnış dine inandığını anlıyor ancak egoistliği yüzünden bunu kabul etmek istemiyordu. Aziz arkadaşlarıyla bir gün muhabbet ederek duygulandı ve aralarından ayrılarak sakinleşmek için bahçeye çıktı. Yere pişmanlık duyguları içerisinde kapanarak günahları ve inandığı tarikatlar için ağlamaya başladı. O anda göklerden tatlı bir ses duyuldu:
- Al ve oku!
Aziz sözlerin ne anlama geldiğini bilmeden Tanrı’sal bir gücün eşliğinde arkadaşlarının yanına döndü. Orada masanın üzerinde duran Pavlus’un mektupları kitabını gördü ve içini açtığında “BİZİM İÇİN UYANMA VAKTİ” yazısını gördü. Avgustinos bahçede duyduğu sesin ne demek istediğini o anda anladı. O anda Mesih’in kalbinin kapılarını çaldığını ve onu günahlardan uyanmaya davet ettiğini anladı. Aziz hemen gidip vaftiz oldu. onunla birlikte oniki yıl önce doğan oğlu da vaftiz oldu. böylece Paskalya bayramından bir gün önce Amvrosios arkadaşını 32 yaşında vaftiz etti. Daha sonra aziz memleketine dönerek annesinin yanına gitti. Annesi duaları kabul edildiğinden Tanrı’ya teşekkür etti. Azize Monika dualar içerisinde kısa bir zaman sonra ruhunu Tanrı’ya teslim etti. Avgustinos annesinin vefatı üzerine çok acı çekti. O zamandan sonra aziz hayatına bir çaki düzen vererek günahlardan uzaklaştı ve Tanrı yoluna girdi. Kısa bir zamanda halk ona saygı göstermeye başladı. Bir gün despot Ualerios halktan kendisine lyık bir papaz adayı bulmasını istedi. Herkes azizi gösterdiğinde aziz önce red etti ama ardından halkın baskısı gelince bu kutsal görevi kabul etti. Daha sonra despot azize Tanrı sözünü insanlara duyurmasını söyledi oda büyük bir iştahla insanlara Tanrı’yı anlatıp halkı eğitmeye başladı. Piskopos Ualerios azizin özelliklerini gördüğü zaman başka bir şehrin onu almaması için onu kendi şehrine piskopos yaptı. Piskoposun yaşı büyük olduğundan her işin altından kalkamıyordu. Aziz bu kadar büyük bir görevi her ne kadar üstlenmek istemediysede Tanrı isteğine uyarak 395 yılında İpponos piskoposu oldu. aziz bunun ardından 45 sene daha yaşadı. Bu 45 senenin içerisinde bir çok önemli eser yazan aziz yardıma muhtaç olanlarada yardım etti. Eserlerinin bir çoğu günümüze kadar gelmiştir. 430 yılında ruhunu Tanrı’ya teslim etti. Azizlerimizin yortusu kilisemiz tarafından 15 Haziran’da anılmaktadır.

Δεν υπάρχουν σχόλια:

Δημοσίευση σχολίου

Σας ευχαριστούμε.

Σημείωση: Μόνο ένα μέλος αυτού του ιστολογίου μπορεί να αναρτήσει σχόλιο.