Αναζήτηση αυτού του ιστολογίου

Κυριακή 26 Δεκεμβρίου 2021

Pisidia Metropoliti Sotirios’un 2021 Noel Mesajı


 

“Yabancı ve tuhaf bir gizem görüyorum, mağarayı gökyüzü, Bâkire’yi Heruvdan taht…”

 

 

Rab’bin dünyaya kurtuluş ve neşe getiren beden alması olayını ne kadar çok incelersek, o kadar çok beşerî mantığımızın açıklayamadığı sorularla karşılaşıyoruz. Kilise’nin Allah tarafından nurlandırılmış ve bilge Pederleri bile, “yortuların Anası” diye adlandırdıkları Noel’e dair mükemmel derinlikte  vaazlar vermiş ve metinler kaleme almışlardır. Neden Allah’ın Oğlu, Bâkire’nin Oğlu oldu, Mesih’in insan bedeniyle yeryüzüne gelmesinin insanlık ve dünya için sayısız faydaları nelerdir ve benzeri konulara çok güzel şekilde açıklık getirirken bu büyük gizemin nasıl vuku bulduğu hususuna gelince daha fazla ilerleyemiyorlar ve haykırıyorlar: “Araştırmanın mümkün olmadığı tuhaf bir gizemdir bu”.

 

 

“Yabancı ve tuhaf bir gizem görüyorum” “Gizem inceleme kabul etmez; yalnızca imanla yüceltiyoruz ve haykırıyoruz hepimiz: Anlaşılmaz Rab, sana hamd olsun!” (Noel İlahileri)

 

 

 

 

Fakat, her ne kadar Allah’ın Oğlu’nun insan olma gizeminin nasıl gerçekleştiğini anlayamıyorsak da, Kitab-ı Mukaddes ve nurlu Aziz Pederler, bize Allah’ın Oğlu’nun neden semavî tahtın yüceliğinden vazgeçtiğini ve insan olup hakaretlere, iftiralara, işkencelere ve en sonunda da Çarmıh’ta ölüme katlandığını öğretiyorlar. Bunu kısa bir şekilde İman İkrarı’nda da ikrar ediyoruz: “…Rab İsa Mesih’e, Allah’ın biricik Oğlu’na… Biz insanlar ve kurtuluşumuz için göklerden inmiş olana ve Kutsal Ruh‘tan ve Bâkire Meryem‘den beden almış ve insan olmuş olana”.

 

 

Sevgili kardeşlerim, “Biz insanlar ve kurtuluşumuz için” sözlerini telaffuz ettiğimizde, bahsi geçen iyiliklerin zenginliğinin boyutunu kavrayabiliyor muyuz?

 

 

– Şeytan, Rab’bin yeryüzüne gelişiyle, Mesih’e inanan insan üzerindeki hakimiyetini yitirdi. İncil’de gördüğümüz cinli kişinin iyileştirildiği durumda da bu net bir şekilde görülüyor. Rab o kişinin içindeki cinleri kovduğunda domuzlara girmek için izin istemişlerdi. Şeytanın domuzlara girmek için bile kuvveti yok, kaldı ki Mesih’e inanan Hristiyanlara…

 

 

– Şeytanın ölüler diyarında esir tuttuğu ruhlar, özgür kılındılar. İmanlıların ruhları bedenden ayrıldıkları zaman da Allah’a yakın yaşamaya devam ediyorlar. Ölüm, uykuya dönüştü.

 

 

– İlk yaratılanların itaatsizliğiyle kapanmış olan Cennet, tekrar açıldı.

 

– Kalıtımsal hastalık gibi Adem ve Havva’dan miras aldığımız ve bizi Allah’tan uzak tutan ilk günah, tıpkı tövbe etmiş olanların kişisel günahları gibi artık bağışlanıyorlar. Kilise’nin Kutsal Gizemleriyle kişi yeniden Allah’ın evlâdı olabiliyor ve O’na “Baba” diye hitap edebiliyor.

 

 

– Melekler ve insanlar bir cemaat olduk ve Üçlü Birlik olan Allah’a birlikte tapınabiliyoruz.

 

 

– Daha da hayrete şayan olansa Mesih’in insan tabiatını alarak onu takdis etmiş olması ve ona ilahlaşma imkanını bahşetmiş olmasıdır. Pederler şöyle diyor: “Allah insan oldu ki, insan da –O’nun lütfu sayesinde- Allah’a benzeyebilsin”. İlahî Efharistiya Gizeminin amacı tam olarak da budur, Rab’bin Mukaddes Bedenini ve Kanını alan imanlının O’nunla bir olması.

 

 

– Bunun tabî getirisi de Allah’ın Oğlu ile birleşmiş olan imanlının Allah’ın Hükümdarlığının iyiliklerinin mirasçısı olmasıdır.

 

Bunlar, Rab’bin Beythlehem’deki Mağarada gerçekleşmiş olan ilahî doğumuyla insana bahşettiği iyiliklerden bazılarıdır.

 

 

Tüm bunların en inanılmaz tarafı ise Rab’bin bütün bu iyilikleri biz O’na karşı düşmanca bir tavır takınırken, putlara taparken, bize bahşetmiş olmasıdır.

 

 

İnsanın hiçbir kurtuluş ümidi bulunmamaktaydı. Bu yüzden Üçlü Birlik olan Allah insanın kurtuluş tasarısını yalnızca Kendisi üstlendi. “Peder razı oldu, Kelâm beden aldı ve Bâkire – Aziz Ruh’tan – insan olmuş Allah’ı doğurdu” (Noel ilahileri). Allah’ın Oğlu’nun beden almasıyla insanın kurtuluş tasarısı yalnızca ve yalnızca Allah’ın sonsuz sevgisi sayesinde gerçekleşmeye başladı. Peder, sevgiden dolayı Oğlu’nu feda ediyor. Oğul, insana karşı sevgisinden dolayı aşağılanıyor ve Çarmıh’ın çivilerine katlanıyor. Aziz Ruh da yine sevgiden dolayı Peder’a ve Oğul’a iştirak ediyor, öyle ki dünyanın kurtuluş tasarısı tamamlansın.

 

 

 

Ve her imanlı, İlahî Doğum’un getirdiği bu iyiliklerden her hangi bir karşılık olmadan, Allah’ın hediyelerinden, Lütuf olarak faydalanabiliyor. Elçi Pavlus bunu şöyle açıklıyor: “İman yoluyla, lütufla kurtuldunuz. Bu sizin başarınız değil, Tanrı’nın armağanıdır” (Efesliler 2, 8). Zaten içinde bulunduğumuz vaziyette Allah’ın bizden ne gibi bir beklentisi olabilirdi ki!

 

 

 

Sevgili kardeşlerim, bu Noel günlerinde, Rabbimiz İsa Mesih’in aramıza gelişiyle bizlere bahşettiği iyiliklerin zenginliğini kalplerimizde hissettiğimiz, farkına vardığımız zaman, eminim ki yaşadığımız bütün üzücü durumlar anlamlarını yitirecektir ve kalplerimize Meleklerin Beytlehem’deki çobanlara duyurdukları esenlik, Mesih’in tarif edilemez neşesi hakim olacaktır. Tüm kalbimle sizlere bunu diliyorum! Mutlu, esenlik dolu ve mübarek Doğuş Bayramı!

En kalbî, pederâne dileklerimle!

Εικόνα

 

+ Pisidia Metropoliti Sotirios

Δεν υπάρχουν σχόλια: