Αναζήτηση αυτού του ιστολογίου

Τρίτη 10 Φεβρουαρίου 2009

AZİZ VASİLİOS - Άγιος Βασίλειος

BÜYÜK AZİZ VASİLİOS

Kapadaokya’nın Kayseri şehrinde zengin ve Tanrı korkusu ile yaşayan bir çift vardı. Bunlar Vasilios ve onun eşi Emmelia idi. Vasilios papaz idi. Bu çiftin beş çocuğu vardı ve çocuklarını Tanrı yolunda büyütmekte idiler. Ve bu yüzden bu aile kutsal sayılmaktaydı. Böylece en büyük erkek çocukları Petros daha sonraları Sevastias bölgesine Piskopos kardeşi Vasilios ise Kayserinin başpiskoposu oldu. Naftkratis Tanrı’ya bağlı bir insandı, Grigorios Nissis bölgesinin piskoposu ve en küçük kızkardeşleri Monika kendini Tanrı’ya adayarak rahibe oldu. Ancak ne varki Vasilios Tanrı’ya bağlılığı ve O’nun yolunda doğru şekilde ilerleyişi ile günahlardan sıyrıldı ve diğer kardeşlerinden ruhsal ve manevi açıdan daha üst seviyelere ulaştı.
Vasilios daha küçük yaşlardan ne kadar zeki bir çocuk olduğunu gösterdi ve böylece biraz büyüdükten sonra Atina’ya Edebiyat, Dil bilgisi ve sözcülük okumaya gitti. Aynı zamanda matemetik, mantık ve huhuk dersleri alıp diğer bir yandanda astroloji ve tıp dalında olağanüstü bir başarı gösterdi. Grigorio Nazianzino ve daha sonrada İuliano Paravati ile okudu ve İuliano ile çok yakın dost oldu. Bütün bu okuduklarına rağmen Vasilios dinde okumak istiyordu. Ve bu yüzden Mısır ve Suriye’ye gitti. O bölgelerde rahipligin ne olduğunu öğrendi ve böylece memleketine döndüğü zaman rahip oldu. Bu olaydan tam beş sene sonra Kayseri piskoposu Evsevios tarfından önce Diakoz daha sonrada Papaz ilan edildi.
Bir zamanlar İulianos İran’lılara karşı savaşa gitmeden önce Kayseri’ye geldi ve Vasilios’a şöyle dedi :
- İran’dan galip döner dönmez benim tanrılarımı küçük düşüren hristiyanları tamamen yok edeceğim.
Bunun üzerine Vasilios halkı toplayarak onlara ellerinde ne kadar degerli eşya varsahepsini bir araya toplamalarını ve kimseye bir kötülük gelmemesi için onları İulianosa vermelerini tembih etti. Daha sonra halka üç gün pehriz tutmasını ve dahada sonra kiliseye gidip Tanrı’ya onları kötü kraldan koruması için dua etmelerini söyledi. Ve gerçektende halkın dua ettiği bir sırada Meryem ana Vasilios’a görünerek korkmamasını ve kralın Tanrı tarafından cezalandırılacağı haberini müjdeledi. Ve aynı gece mucizevi bir şekilde İulianos Paravatis savaşta vefat etti.
Bunun üzerine bölgede yaşayan Hristiyan alemi paralarını ve değerli eşyalarını geri almamaya karar verdi ve onlarla onları zalim kraldan kurtaran Tanrı’ya teşekkür etmek için hastahane ve benzeri binalar inşa etmeye karar verdiler. Bu olaydan yaklaşık olarak bir sene sonra tahta Ualis adında biri geldi. Ualis Arios tarikatının taraftarı idi. O zamanlarda da Kayseri piskoposu Evsevios vefat etti ve bunun üzerine bölgenin tüm piskoposları Vasilios’u kendilerine yeni lider olarak seçtiler. Vasilios gerçektende çok büyük bir iştah ile çalıştı. Hristiyanların yardımı ile bölgeye krallığını kurdu ve bunun dışında herkesin ihtiyacına göre bölgede yetimhaneler, fakirhaneler ve yaşlıhaneler kurdu. Böylece bölgede yaşayan hristiyanlar onun gibi olabilmek ve Tanrı’nın yolunda doğru ilerleyebilmek için hep birlikte düzen, sevgi, birlik ve barış içerisinde yaşadılar.
Yeni kral Ualis tahta gelir gelmez Kapadokya bölgesini yeni ve eski isimleriyle ikiye ayırdı. Bu durum karşısında Vasilios teslim almış olduğu görevi sadece Kayseri bölesinde sürdürmek zorunda kaldı. Ve böylece bir çok piskopos Ualis’in baskısı altında kalarak onun tarikatını kabul etmek zorunda kaldılar. Ancak Vasilios kralın tüm baskılarına karşı dininden vaz geçmek istemiyordu. Bu Ualis taraftarları tarafından tarikatları açısından büyük bir tehlike olarak görüldü ve böylece Vasilios’un şehirden kovulmasına yani sürgün edilmesine karar verildi. Vasilios bu karara saygı göstererek şehirden ayrılmak için hazırlanmaya başladı. Ancak o akşam kralın oğlu yüksek ateşten ölüm tehlikesi geçirmekteydi. Bunun üzerine Vasilios’u kralın oğlunu tedavi etmesi için davet ettiler. Vasilios onlara şu cevabı verdi :
- Eğer çocuk Ortodoks din adamları tarafından vaftiz edilirse iyi olacak.
Ancak onlar Vasilios’u dinlemeyip kendi din adamlarına vaftiz ettirmek istediler ve böylece çocuk vaftiz edildikten sonra vefat etti.
Bir gün İznik bölgesindeki bir kiliseye askerler girerek içerideki tüm inananları dışarı çıkarttılar. Bunu yapmaktaki amaçları kiliseyi ele geçirmekti. Bunun üzerine Vasilios hemen kralın yanına giderek neden haksız yere ortodoks kilisesini kendi tarikatından olanlara verdiğini sordu. Bunun üzerine kral utanarak Vasilios’tan bir çare bulmasını rica etti. Bunun üzerine Vasilios İznik bölgesine giderek orada bulunan Ortodoksları ve Arion tarikatı taraftarlarını bir araya toplayarak onlara şunları söyledi :
- Kilisenin kapılarını kilitleyelim ve dua edelim. Her kimin duası ile kapılar açılırsa o kiliseyi alsın.
Bunun üzerine Arion dini inananları üç gün boyunca dua ettiler ancak kapıyı bür türlü açmayı başaramadılar. Hristiyanlar ise bir gece boyunca dua ettiler ve sabaha karşı Vasilios kilisenin kapısına doğru haç işaretini yaptı ve kapı mucizevi bir şekilde kendiliğinden açıldı. Bunun üzerine bir çok Arion tarikatı taraftarı utanarak oradan uzaklaştılar ve bir çoğu ise Hristiyan oldular. Büyük Aziz Vasilios kendi sağlığına ve dış görünüşüne önem vermeden yaşayan bir insandı. Neredeyse kendine hiç dikkat etmiyordu. Çok sık pehriz tutar saatlerce dua ederdi. İnsanlık namına bir çok iş yapmıştı Vasilios hayatı boyunca. Hatta Meryem anamızın yol göstermesi ile kilisemizin ayinini yazdı. Halkı için çalıştığı bu on senenin sonunda Vasilios ağır bir hastalığa yakalandı ve bünyesininde zayıf olması nedeni ile de her geçen zamanda durumu daha da ağırlaşıyordu. Bu hastalığa yakalandığı zaman Vasilios elli yaşlarında idi. Ve böylece 31 Aralık 378 de barış ve huzur içerisinde dünyaya gözlerini kapattı. Cenaze töreninde neredeyse bütün Kayseri ve genel olarak bütün Kapadokya halkı kutsal babalarını son kez uğurlamak için toplanmıştı. Her senenin başında Kilisemiz tarafından yortusu kutlanır.

Δεν υπάρχουν σχόλια: